9 Mayıs 2023 Salı

14 Mayıs'ta Neyi Oylayacağız?

14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri için gün sayıyoruz. 

Türkiye'de seçimler hep kritik olarak addedilmiştir ancak bu seçimin bir başka kritik özelliği var. 

Çünkü bu seçim Nisan 2017'de yapılan referandumda halkın %51.4'ünün onayını alarak 9 Temmuz 2018'de yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini oyladığımız bir seçim olacak. 

2017'de halka sorulduğunda bir metinden ibaret olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini son 5 yılda deneyimledik ve şimdi geçmiş 5 yıla bakarak bu sistemle devam edip etmeyeceğimize karar verebiliriz. 

Erdoğan-Bahçeli, yani Cumhur İttifakı adından da belli olduğu üzere Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin devamından yana. 

Kılıçdaroğlu-Akşener-Babacan-Davutoğlu-Karamollaoğlu ve Uysal, yani Millet İttifakı ise bu sistemi değiştirme vaadiyle bir araya geldiler. 

Bizim oyumuzu hangi isme ve hangi partiye vereceğimiz aslında bundan sonraki süreçte nasıl bir sistemle yönetilmek istediğimizi de ifade ediyor olacak. 

Türkiye'nin 2018'den bugüne kadar nasıl yönetildiğini uzun uzun anlatmaya gerek yok. Verin yetkiyi görün etkiyi demişti Cumhurbaşkanı Erdoğan ve 2018'den sonra tam yetkiyle, sadece kendi imzası ile ülkeyi yönetiyor. 

Peki ülke yönetiminden biz vatandaşların beklentisi nedir? 

Sanıyorum en önemli beklenti refah düzeyi ile alakalıdır. Muhtemelen hepimiz ekonomik koşulların iyi olmasını isteriz. Özellikle hayata yeni atılan arkadaşlar için en büyük hedef 2 anahtar olacaktır :) Bir ev ve bir araba. Bir de yurtdışına çıkabilsek, dünyayı görebilsek keyfimize doyum olmaz. 

Elbette sadece parayla saadet olmaz, bunun yanına fikrimizi özgürce söyleyebilmek, inancımızı yaşayabilmek, yaşam tarzımıza karışılmaması gibi güzellikler eklemek gerekir. Şimdi birisi Mekke'ye diğeri de Paris'e gitmek isteyebilir ve bu farklı istikametleri tercih etmek toplumsal bir baskıya sebep olmamalıdır. Mekke'ye gidenin de Paris'e gidenin de kendi tercihidir, ne bana faydası vardır ne de benim onların tercihlerine karışmaya hakkım. 

Bir başka beklentimiz ise hak, hukuk, adalet olarak özetlenebilir. Her birimiz hakkımızın verilmesini, dolayısıyla herkesin hakkının verilmesini ister. Ayrıca kendi aramızda anlaşamadığımız konularda hukukun işlemesini, herkesin hukuk önünde hangi partili olduğuna bakılmaksızın eşit olmasını isteriz. Adalet ise sanıyorum hepimizin olmazsa olmazı. Adaletli olmak için de yine kimin hangi partiye üye olduğuna bakmaksızın devlet kadrolarını o işin ehline teslim etmek gerekir. Yani liyakati sadakatin önüne koymalıyız. Bir sınavda en yüksek puan alanın bilmem ne partisinden değil diye mülakatta en düşük puanı almadığı bir sistem isteriz. Kısacası, o partiden, bu partiden tanıdık birini araya sokmaya gerek kalmadan hakettiğimizi almak hepimizin dileğidir.

Evet ne diyorduk, önümüzde bir seçim var. Bu seçimde Ahmet'i Ayşe'yi değil ülkenin nasıl yönetileceğini seçeceğiz. 

Eğer bir kişinin tecrübesi, aklı her şeye yeter, zaten geçtiğimiz 5 senede de hem ekonomik hem adalet hem özgürlükler tam istediğim gibiydi diyorsanız adresiniz Cumhur İttifakı olacak. 

Ya da eski alım gücüm kalmadı, fikrini söyleyen hain ilan ediliyor, devlet kadroları ehline değil partililere veriliyor diyorsanız Millet İttifakı doğru tercih olacak. 

Karar sizin. Elinizi vicdanınıza koyup ülkenin geleceğini düşünerek en hayırlı tercihi yapacağınızdan şüphem yok. 14 Mayıs'ın ülkemize güzellikler getirmesi temennisiyle.